Sorar isen aşk nerdedir
Nerde istersen ordadır
Hem gönülde hem candadır
Hiç kalmadı gümanımız...
Mahlası Yunus Emre ki üçbin manzumeli bir şairden , 13.yüzyılın sonlarında yaşamış bir erenden öte "aşk"a tutkulu bir aşıktır . Aşk ile odlarda için için yanar ve bu yanmalar ona merhem şifa gibidir . Yani kendi deyişiyle ne "akil"dir ne "divane"... Onu "aşk"a yönlendiren olaylar sisilesi Bektaşi anlatıcılarının tabirleriyle görselinize sunuluyor .
Bektaşi Veli'nin tabiriyle yiğit Anadolu delikanlısı Yunus, buğday için çıktığı yolda ceylanı takip ederek bulduğu Bektaşi Tekkesinde binlerce "nefes" yerine bir "buğday"ı tercih edişinden zamanlıca vazgeçip tekke hizmetine girer . "Kilit"i verilen Hocası Taptuk Emre'den eğitimini alır ancak Taptuk'un kızı Bacım Sultan ile arasında aşk dedikodusu çıkar . Buradaki aşk batın mıdır zahir midir bilinmez ama artık aşk Yunusun diline dolanır, gönlünü yakar, bağlamasına yarenlik eden sözlerde taçlanıp tahtlanır... Yunus "aşık" olur, aşıklar Yunus'u anar... Bir tabirle 40 yıllık eğitimini tamamlayıp yola devam eder...
Müzisyen : Baha
Şarkı : Gurbet Ellerde
Albüm : Geçmişten Geleceğe Yunus Emre
Yönetmen : Fatih Zora
Çizimler : Fatih Zora
Senaryo : Fatih Zora
Kaynak : Bektaşi anlatıları/Tasavvuf/...
Metin Yazıları : Faruk Uğurlu-Fatih Zora
Süre : 04.24
İZLEMEK İÇİN LİNK :
http://www.dailymotion.com/relevance/search/gurbet+ellerde/video/x94w0q_baha-gurbet-ellerde_music
3 Mayıs 2009 Pazar
Baha - Gurbet Ellerde (Animatik Klip)
15 Mart 2009 Pazar
Durdurulamayan Zimmer
Karayip Korsanlar filminin kulaklarımıza kazınmış müziği , 2001 yapımlı Pearl Harbor , 200o yapımlı Gladyatör , 88 yapımlı Rain Man , 90 yapımlı Teldeki Kuş , 91 yapımlı Thelma&Louise , 94 yapımlı Lion King çizgifilminin ve Batman'ın son filmi Dark Knight'da , Görevimiz Tehlike, Simpson Movşie, veya Son Samuray, Kara Şahin Düştü, İnce Kurmızı Hat, Da Vinci Şifresi'nde onun yaptığı müzikler vardı .
9 Mart 2009 Pazartesi
Dünyayı Yöneten Kadınlar
Oldukça büyük bir senaryo boşluğu var sinemada, hepiniz farkındasınızdır bu durumun... "
Marvel" kahramanları ve onun tekrarları da olmasa gece dışarı çıkıp bilet ve patlamış mısır almanın tadı kalmayacak . Halbuki özellikle siyasi arenada çok iyi hikayeler var . Bunu demişken "300 Spartalı" filmi gibi "tarihi saptıracak kadar abartılı" bir yapımdan bahsetmiyorum . "Titus" gibi "İskender" gibi "Sezar" gibi bol çatışmalı erkek egemenliğinden de... Söylemek istediğim kadınların egemenliği...
n"a itilmekti ; "bulaşık , çamaşır , çocuk bezi , alış-veriş , gezek ve dedikodu" kelimeleri arasında bir düzen kurmuşlardı... Günümüzde ise kadınlar devletin zirvesine göz diktiler ve onların koltuklarına kuruldular. Oldukça dikkat çekici işler de yapmaktalar doğrusu .
bir babanın kızı olması , iyi derecede Almanca, İngilizce ve Fransızca bilmesi , Albaylar Cuntasının darbesi sebebiyle ailesiyle Paris'e kaçışı , ardından evlendiği milletvekili kocası Pavlos'un suikastle öldürülmesi... Ve doğduğu 1954'den bu yana siyasetle dolu bir yaşama sığdırılan Belediye Başkanlığı , Kültür Bakanlığı , Dışişleri Bakanlığı gibi birçok zolu mevkiide başarılı görevler... Özellikle Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül'ün Dışişleri bakanlığı yaptığı dönemlerde oldukça samimi olması sebebiyle dikkatimizi çeken Bakoyannis, Yunanistanda daha fazla iş yapacak gibi görülmekte .
İçilerinde oldukça karışık olan Ukrayna'da 2004 seçimlerine hile karışması ile

Kadınlar hep böyle olacak değiller ya , siyasette "magazin" gücü elde edenler de var . "Sarkozy'in melekleri" buna iyi bir örnek . Fransa gibi bir sömürge seven ülkede Fas asıllı olup da Adalet bakanlığı mertebesine kadar yükselmişti Rachida Dati . Ancak bekar olduğu halde bir çocuğunun olması ve çocuğun kimden olduğunun bilinmemesi Dati'nin kariyerini oldukça etkiledi . Sperm bankasına gittiği, Spor Bakanı ile sarhoşken yakınlaştığı gibi birçok iddia onu yıprattı . Ancak en büyük iddia çocuğun babasının Sarkozy olması ihtimalidir . Çünkü
Osmanlı'ya sığınmış Seferad Yahudi bir büyükdedenin torunu olmasına karşın Türkiye'yi özellikle "sözde Ermeni soykırımı" konusunda karşısına almaktan çekinmeyen (!) "Nicolas, Paul, Stéphane Sarközy de Nagy-Bocsa" yani Fransa cumhurbaşkanı Nikolas Sarkozy'in İtalyan eski mankeni Carla Buruni ile evli olması da bu ilişkiyi oldukça karıştırmakta . "Sömürge ülkeyi temsil eden bir kadın ile şarkıcı olan güzel ve sansasyonel bir manken arasında kalmış yakışıklı olmayan bir cumhurbaşkanı" hikayesi oldukça enteresan ve sonu merak edilen bir senaryo . 29 Kasım 2008 Cumartesi
Aşk İkilemi - Kadına Göre Aşk

Bir sevdimi sevgisi umman olur da taşar
sevmedimi gözyaşını kadehinde içer
değil ki sevgini , dünyaları versen istemez
kibritkutusunda yaşar da dünyaları beğenmez
AŞK İKİLEMİ serisinin ilk kısafilmi olan KADINA GÖRE AŞK kimi zaman acımasızca kimi zaman muzip bir üslupla kadınların aşka bakışını hedef tutmakta...
Yönetmen : Fatih Zora-Ayşegül Kaygusuz
Oyuncular : Necla Özay-Cüneyt Gergin-Sefa Hançer
Senaryo-Kurgu : Fatih Zora
Süre : 03.25
Müzikler : Eleftheria Arvanitaki
DVD Extra : Kamera Arkası ve Seçilmiş Müzikler (05.58)
Velga Film 2008
Müzikler Azam Ali'den Olsun
Her kısa film çeken yönetmen adayının veya bu sektöre ucundan bulaşan kimsenin amacı büyüyünce "uzunmetraj film yönetmeni" olabilmektir . Talih kuşu uğurlu nimetini ola ki karavana atmayıp başıma denk getirise ; senaryom hazır ki müzikler konusunda çalışacağım ismi bile şimdiden belirledim .
İran kökeli olup Acem'in bütün güzelliğini almış , Hindistanda büyümeyle Nirvana'ya ulaşmış , Amerika'yı da görerek tüm bilgilerini elektronikle birleştirmiş , bunları yaparken özünü koruyup "şahsına münasır" olarak kalabilmiş Azam Ali . Beli hizasında made
n siyahı kıvır kıvır saçlara ve bağrından ayak bileği hizasına kadar Şimal-i Şeb'e bürünmüş Azam Ali . Bizans , Ortadoğu , Arap ezgilerini bizzati kendi üslubunda yoğurmuş Azam Ali . Gözlerinizi kapattığınızda lisede yaşadığınız aptalca aşkları değil Prometheus'un ateşi çalıp kalplere yerleştirişini Zin'in Mem'ine söylediği sözlerle görüp duyabilimenize sebep oluyor Azam Ali . Üstelik Azam ezgilerini dinlediğinizde Kaukasos dağına zincirlenip karaciğerinizin kartallar tarafından kemirilmesini hakiki aşktan ayrı-gayrı durmanın acısına yeğleyebiliyorsunuz !
Elini size doğru uzattıp kader çizginizi avuçları arasına aldığında ise bulunduğunuz lanet günden ani dakikada sizi uzaklaşıp 3500 yıl öncesine ulaştırıyor ve Spenta Mainyu ile İblis arasındaki mücadelede Avesta'yı bizzat görüp Ahura Mazda'yı bulmanızı sağlıyor Azam Ali . Loreenna McKennitt'in "Santiago"su , Grup Bond'un "Fuego"su , Bin Jip(Boş ev) filminin melodisi Natacha Atlas’ın "Gafsa"sı , Kitaro'nun "Rising Sun"ı kadar mistik şarklara imza atıyor Azam Ali...
Şarkılarının her notası sanki AHUNA-VAIRYA , AŞEM VOHU ve YENGHE HATAM'ın kutsal esgileri... Kanatlanmadan , Badesiz ve Bengilikten uzak bir uçmayı sunuyor hem de bulutların hatta Sedna'nın ve Ra'nın ötesinde bir yere götürüyor Sagittarius'u görgemli şölenlerden de görkemli Süpernovaları , Nebulaları ve Gökadaları göstere göstere...
Hele ki sahne performansı , sahne duruşu.... Matta İncilinin 26:26-28'inde , Yuhanna İncilinin 32. ayetinde ve-veya Yusuf Suresi 36. Ayetinde geçen "Challah"ı oluşturan başağın Seher yelinde sallanması gibi salınımlardan , arada bir de öpülmeye kıyılmaz sol elini yerçekimine meydan okuyan senkronla Maşruktan Mağrip'e yönlendirmesinden ibaret ! Azam Ali sahnedeyken Tibet çalgıları , Ud , Çello, Elektro Saz, Carmen Rizzo, Loga Romin Torkian ve diğer grup üyeleri Sisam'lı tarikat lideri Pythagoras'ın tapınacağı türden melodiler yaratıyorlarlar...
Daha önce Matrix Revolutions (2003) ,Children Of Dune (2003) ,Earthsea (2004) ,Dawn Of The Dead (2004) ,The Nativity Story (2006) ,300 (2007) gibi filmlerin de soundtrack'lerini yapmış Azam Ali ile birlikte çalışacağım günlerin gelmesini bedenimden büyük şevkle arzuluyor ve istiyorum . Dilerim ki o günler nasip olur bana...
Ayrıca onun hakkında bilgi edinmek isteyenler Aşık Dertli'nin yazıp Sebahat Akkiraz'ın söylediği "Beni Beni" türküsünün üstelik de "Türkçe" yorumunu dinleyebilirler....
Sürüsüne Bereket Senaryo ( Üstelik Ücretsiz-Kuponsuz-Bedava )
Her konuda "İş" erbabı orta yaşlı bir adamın yatağa atmayı başardığı genç kıza kavuşamaması Taş plaktan dökülen şarkılarla bağdaşınca "Issız Adam" olur ve milyon seyirci gözyaşlarıyla izler . Halk kahramanımızın "Recep İvedik" olduğu ve "konuşma leyn"in slogan haline geldiği düşünülürse bu gerçekten iyi bir senaryo !!
Acımasızca eleştirmek değil niyetim . Ne haddime . Emek harcanmış ve başarı kazanmış yapımlar bunlar . Ancak "Türkleri ya ağlatacaksın yada güldüreceksin" taktiği yerine "daha güzel senaryolar var" demekteyim . Tabii ki birazcık gözlerimizi açabilirsek ... Onların hikayeleri kesinlikle anlatılmaya değer . İşte o isimler , biyografileri ve bedava senaryolar :
Nazım Hikmet ve Maksim Gorki okuduğu için 5 yıl hapis yatsa da, hamallık ve amelelik yapsa da adına 1972'den beri adına yarışmalar düzenlenen, adına müzesi açılan, 27'si roman 19'u öykü kitabı "51 başyapıt" bırakan ORHAN KEMAL(Mehmet Raşit Öğütçü)'imiz var bizim... Bir de Adana'da pirinç tarlalarında su bekçiliği, arzuhalcilik, öğretmenlik, kütüphane memurluğu gibi işlerde çalışsa da 74'de "Madaralı roman" , Fransa'da 77'de "yılın en iyi edebiyat romancısı" , 82'de "Del Duca" ödüllleri gibi birçok ödül almış ve 84'de Fransa' nın "Légion D'Honneur nişanını" almaya hak kazanmış , en son "Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük ödülü" ile onure edilmiş olsa da Çukurova'yı anlatmaktan usanmamış bir YAŞAR KEMAL'imiz... Milli edebiyatımızın en önemli sesi ve "Kaşağı"sıyla hafızalarımızda yer etse de mezarı üzerine araba garajjı yapılacağı ve yol geçeceği sebebiyle vefatından 39 yıl sonra mezarı açılan ÖMER SEYFETTİN'i unutmamak gerekir . Kendisi Türk olmasa da bereketli İzmir'imizde doğan ozan HOMEROS, Milet doğumlu THALES, gözleri Kütahya'da kör edilen ROMEN DİYOJEN de es geçilmemesi gereken hikayelere sahipler...
12 yaşındayken şiire başlayan, 17 yaşındayken şiirleri Milli Eğitim Bakanlığı kitaplarında okutulan , CHP'ye ve İsmet İnönü'ye muhalefet ettiği için yüzlerce yıl hapsi istenen, nice ödüller alan, Atatürk'ün manevi şahsına hakaret ettiği gerekçesiyle hüküm giydikten sadece iki sene sonra vefat eden "şiirlerin sultanı" veya "şair Mozart"ımız NECİP FAZIL KISAKÜREK"'in hikayesi de senaryoyu aratmayacaktır...
Tarih'e kısa bir giriş yapmışken köy köy Anadoluda ve Almanya'da kılıktan kılığa girip İttihat ve Terakki için çalışan , CHP'nin "6 ok"unun asıl mimarlarından olsa da hakkında üç defa idam cezasına çarptırılıp sonunda kaçamayan DOKTOR NAZIM'dan , Jön Türklerle çalışsa da İsviçre de ölen PRENS SELAHATTİN'den, iyisiyle kötüsüyle ENVER PAŞA'dan , birçok dönemde bakanlık yapsa da Almansever olup "İmralı"yı tasarlayan ve ünlü dergi TİME'a kapak olan Fenerbahçe Spor Klübünün 16 yıllık başkanı İttihatçı ŞÜKRÜ SARAÇOĞLU'ndan veya RAFET BELE, ALİ FUAT CEBESOY, RAUF ORBAY, ADNAN ADIVAR , AYICI ARİF BEY ve KAZIM KARABEKİR gibi Kurtuluş Savaşının önde gelenlerinden olsa da "İzmir Suikasti"nde adı karıştığı günden beri hep "öte"lenen isimleri anlatamamanızı ve sinemaya yansıtamamanızı anlıyorum (!) . FİKRİYE VE LATİFE HANIM'ların da özel sebeplerden dolayı hikayeleri ne yazık ki "tarafsızca ve gerçekçe" anlatılamaz ! Ancak Cumhuriyetin ikinci partisini kursa da "şeriatçılık" gerkçesiyle kapatılan ve "çok da ötelenmeyen" FETHİ OKYAR'dan , MİNBER GAZETESİ'nden , HÜSREF GEREDE'den ve HALİDE EDİP ADIVAR'dan senaryolarınızda bahsetmenizde şimdilik bir sakınca yoktur . 
CENGİZ HAN filmini Moğollar'a , SELAHATTİN EYYÜBİ filmini avrupalılara kaptırdık ama Selvi Boylum Al Yazmalım gibi birçok romanı yazan Kırgız CENGİZ AYTMATOV'u kaptırmayalım bari .... TRUVA hikayesini de brokratik engeller koyarak Türkiye'de çekilmemesini başardık(!) ama Anadolunun her eserinin altında altın dolu küpler gibi senaryolar gizli... Mesela Şanlıurfa-Balıklıgöl , Kütahya-Zafertepe, Eskişehir-Sivrihisar, Ağrı-Doğubeyazıt ve daha niceleri.... Onları çekelim bari...
Görme yeteneğini kaybetse de birçok esere imza atan ; ozanlıkta AŞIK VEYSEL ŞATIROLU , yazarlıkta CEMİL MERİÇ 'in biyografileri bile başlıbaşına ödüllük hikayelerdir...
Spor dünyasından ödül rekortmenleri ve başarı abideleri NAİM SÜLEYMANOĞLU, HALİL MUTLU, KUBİLAY TÜRKYILMAZ, HAKAN ŞÜKÜR, RAHİM ZAFER, TONY SCHUMACHER, METİN OKTAY, BÜLENT UYGUN, FATİH TERİM, ERGÜN PEMBE, DENİZ HAKYEMEZ, BAHAR UNCU, OGÜN TEMİZKANOĞLU, HAMZA YERLİKAYA , YASEMİN DALKILIÇ , HAMİ MANDIRALI müzik dünyasından CEMAL REŞİT REY, MELİH KİBAR, ÇİĞDEM TALU, İLHAN GENCER , FECRİ EBCİOĞLU, ONNO TUNÇ, UZAY HEPARI, AYSEL GÜREL, ŞEHRAZAT, AJDA PEKKAN, NEŞE KARABÖCEK, MÜSLÜM GÜRSES, ORHAN GENCEBAY, TANJU OKAN, CEM KARACA, İLHAN İREM, BARIŞ MANÇO, ZEKİ MÜREN ve tabii ki SEZEN AKSU aklıma ilk gelen ve kesinlikle sinemaya aktarılması gereken isimler . "Zafere Kaçış" veya "Sınırları Aşmak" gibi filmleri ayıla bayıla izlemektense bahsettiğim isimlerin filmlerini görmek bana gurur verecektir...
İstanbula adım atan birçok ünlü ve birçok yönetmenin adının karıştığı ve bir türlü çekilmeyen ATATÜRK filminin çekilmesini , teknolojimiz ne kadar gelişirse gelişsin MEVLANA ve FATİH SULTAN MEHMET filmini , düşünceler ne kadar değişirse değişsin II.ABDULHAMİT, BEKTAŞ-I VELİ , NESİMİ, PİR SULTAN ABDAL, FARABİ, İBN-İ SİNA, MİMAR SİNAN ve Ecdad-ı Osmaniye'nin hiçbir kulunun hikayelerini yüz yıl daha Türk sinema perdesinde görebileceğimi zannetmiyorum . Özellikle Tolga Örnek ve Tomris Giritlioğlu'ndan umutluyum ama umarım ve dilerim ki ziyan olmaz bunca senaryo......
Cem Sertesen Belgeseli - Bir Latin Amerika Yolculuğu

Burjuvalar yüksek duvarlarla
Çevirmişler avlularını
Ama bir kiraz ağacı gördüm geçen gün
Dışarı uzatmıştı en çiçekli dalını
Cem Sertesen, Ataol Behramoğlu'nun şairce dillendirdiği o en çiçekli kiraz ağacıdır sinemamızın ve televizyonumuzun...
Yönetmen : Fatih Zora
Senaryo-Metin-Kurgu : Fatih Zora
Metin Okuması : Burak Varlık
Metin Düzenleme : Fatih Zora,Işılay Ekin Türkmen
Röportajlar : A.Murat Güven,Ahmet Yeşildere,Korkut Akın,Haluk Asar,Davut Dede...
Müzikler : Ecesu Sertesen,Gypsy Kings,Scret Garden,Thalia,Eleftheria Arvanitaki
Süre : 44.23
DWD Ekstra : Belgesele alınmayan Mesajlar-Kamera Arkası