
Velga filmin ilk iki yapımında rol alan 08/11/1984 Kayseri doğumlu Özge Yıldırım çalışkanlık, azim, cesaret gibi özelliklere sahip olmasının yanı sıra güçlü bir yüreğe ve “on parmağında on marifet” denecek özelliklere sahip . Resim yapabiliyor ve klasik gitar çalışmalarına devam ediyor . Rol yaparken yönetmene fazlasıyla yardımcı olması onun pozitif özelliği... Özge profesyonel olarak tiyatroyla ve sinemayla ilgileniyor. Bilgisayar İşletmenliği belgesi var ve bu işte de yetenekli . Kütahya Belediye Tiyatrosu Oyunculuk Belgesi’ne elde etmiş durumda . Çeşitli Eğlence Merkezlerinde Animatörlük ve Hosteslik tecrübelerine de kendisinde mevcut .
İlköğretimi İzmir Karşıyaka ilk öğretim okulunda, Lise Eğitimini İzmir Mustafa Kemal lisesinde tamamladı . Uzun yıllar tiyatroya gönül ve emek vermiş olan Özge Yıldırım, bu konuda çalışmalara katıldı. Bir dönem Kütahya Belediye Tiyatrosu bünyesinde görev alan Yıldırım, Mehmet Akan’ın Analık Davası oyununda Halayık rolünde, Şükran Yücel’in Umut Çiçeği oyununda Zeynep rolünde oynadı. Ancak onun en iyi performans sergilediği ve seyircinin gönlünde taht kurduğu oyunu hiç şüphesiz ki Haldun Taner’in Ayışığında Şamata eserindeki Melahat rolüdür.
Dumlupınar Üniversitesi’inde İşletme ve Anadolu Üniversitesi’inde Dış Ticaret eğitimi aldı . Kariyerine bankacı yada finansör olarak devam etmeyi arzulamakta.
22 Kasım 2008 Cumartesi
Özge YILDIRIM
Asia Argento
Beyaz teni üzerinde iç gıcıklayan dövmesi ve cesur çıplaklıktaki resimleriyle hemen hatırlanan, insanın kalbini matkapla acımasızca delercesine bakışlar fırlatan, İtalyadaki bir tv programında canlı yayında “çişim geldi” diyip tuvalete giden ve 5 dakika sonra hiçbir şey olmamış gibi yerine dönen, röportajlarında ağza alınmayacak küfürler savuran, basın toplantıları olaylı geçen ; tam anlamıyla “asi” kız . Tüm bu özelliklerinin yanında Angelina Jolie tarafından büyülenmişlerin “henüz” keşfedemediği fantastik ve fantezik bir oyuncu, üstelik de bir sinema yönetmeni, belgesel yönetmeni, klip yönetmeni…
Asia Argento, 20 Eylül 1975’de Roma/İtalya’da doğdu . İtalyan oyuncu Daria Nicolodi ve İtalyan korku sinemasının büyük ustalarından yönetmen Dario Argento'nun kızı olan Asia, bu sebeple 1993'te ilk rolünü elbette ki babasının filmi Trauma’da oynadı. Christopher Rydell, Piper Laurie, Frederic Forrest gibi isimlerin eşlik ettiği film ABD- İtalya ortak yapımıydı . Çıplak olduğu sahneyle dikkat çeken Asia Argento ilk ödülünü "En İyi Bayan Oyuncu" kategorisiyle bu filmde aldı .
---Trauma---
Yönetmen : Dario Argento Senaryo : Franco Ferrini , Gianni Romoli , Dario Argento
Görüntü Yönetmeni : Raffaele Mertes Müzik : Pino Donaggio Yapım : 1993, İtalya / ABD , 106 dk
Oyuncular : Christopher Rydell (David Parsons) , Asia Argento (Aura Petrescu) , Piper Laurie (Adriana Petrescu) , Frederic Forrest (Dr. Judd) , Laura Johnson (Grace Harrington) , Dominique Serrand (Stefan Petrescu) , James Russo (Travis) , Ira Belgrade (Arnie) , Brad Dourif (Dr. Lloyd)
Ödül, Asia'yı heyecanlandırmış olmalı ki ; 1996'da yönetmenliğe de soyunarak babasıyla ilgili belgesel çekti .
1996 yılında La Sindrome di Stendhal’da rol aldı . Babası Dario Argento'nun bu eşsiz gerilim filminde Asia, tecavüzcü bir seri katilin peşindeki dedektif Anna Manni'yi canlandırdı . Anna'nın Floransa'nın meşhur Uffizi müzesinde bu sapık tarafından tuzağa düşürülmesi, genç kadının ise resimler ve sanat başyapıtları karşısında baş dönmesi ve halüsinasyonlar görmesine neden olan "Stendhal Sendromu" isimli psikosomatik hastalıktan dertli olması çevresinde gelişen hikaye Dario Argento'ya olan hayranlığını her fırsatta dile getiren Tarantino’nun izlerini de taşıyordu. Rüya gibi başlayıp aynen öyle biten film Asia’nın katkısı olan ilk ciddi yapımı sayılabilmekteydi .
---Stendhal Sendromu - La Sindrome di Stendhal---
Yönetmen :
Dario Argento Senaryo : Dario Argento , Franco Ferrini , Graziella Magherini (Kitap)
Görüntü Yönetmeni : Giuseppe Rotunno Müzik : Ennio Morricone Yapım : 1996, İtalya , 119 dk.
Oyuncular : Asia Argento (Dedektif Anna Manni) , Thomas Kretschmann (Alfredo Grossi) , Marco Leonardi (Marco Longhi) , Luigi Diberti (Müfettiş Manetti) , Paolo Bonacelli (Dr. Cavanna)
Kült yönetmen Dario Argento, daha sonra Fransız Gaston Leroux'nun sayısız uyarlamaya vesile olan Operadaki Hayalet'ini beyazperdeye aktardı . Kendi filmografisinden uzaklaşsa da, bir kez daha Christine rolündeki Asia'dan vazgeçmeyen yönetmen Argento'nun Hayalet'i Leroux'nunkinden epeyce farklıydı. Kalbinin ve insanlığının yaralı olduğunu göstermek için, Argento, Hayaletin yüzünü parçalamaya ihtiyacı olmadığını kanıtladı. Küçükken kendi başına terk edilen, Paris Opera binası altındaki tünellerde fare ve diğer pisliklerle birlikte büyüyen, insanlardan uzak duran ve tiksinen, hastalıklı bir dimağa ve kendince romantik, tuhaf bir şiirselliğe de sahip, öfkeli tabiatıyla günlerini org çalarak, kendi habitatına şans eseri müdahale eden insanları öldürerek ve kimi zaman da opera binasında gizli gizli turlayarak geçiren “hayalet” adam’ın genç ve güzel opera sanatçısı Christine'e aşık olmasını, umutsuzca ona sahip olmak istemesini ve onu müziğiyle büyüleyerek kendi ağlarına çekecekmesini konu alan . Il Fantasma dell'opera’da Asia Argento Chisitine Daae rolüyle karşımızdaydı.
---Il Fantasma dell'opera---
Yönetmen : Dario Argento Senaryo : Gérard Brach , Dario Argento , Gaston Leroux (Kitap)
Görüntü Yönetmeni : Ronnie Taylor Müzik : Maurizio Guarini , Ennio Morricone Yapım : 1998, İtalya / Macaristan , 99 dk.
Oyuncular : Julian Sands (Hayalet) , Asia Argento (Christine Daae) , Andrea Di Stefano (Raoul De Chagny) , Nadia Rinaldi (Carlotta Altieri) , Coralina Cataldi Tassoni (Honorine) , István Bubik (Ignace) , Zoltan Barabas (Poligny) , Lucia Guzzardi (Madame Giry)
Asia, 1998'de kariyerinin ikinci belgeselini Abel Ferrara ile ilgili olarak çekti ve bu belgeselle Roma Film Festivali Ödülü'nü kazandı . Daha sonra Amerikan filmlerinde görünmeye başladı. Bağımsız sinemacı Abel Ferrara'nın “New Rose Hotel” filminde Asia Argento’nun rölü Sandii oldu
---New Rose Hotel----
Yönetmen : Abel Ferrara Senaryo : Abel Ferrara , Christ Zois , William Gibson (Kitap)
Görüntü Yönetmeni : Ken Kelsch Müzik : Cat Power Yapım : 1998, ABD , 92 dk
Oyuncular : Christopher Walken (Fox) , Willem Dafoe (X) , Asia Argento (Sandii) , Annabella Sciorra (Madame Rosa) , John Lurie (Ünlü adam) , Naoko 'Kimmy' Suzuki (Çinli kız 1) , Miou (Çinli kız 2) , Yoshitaka Amano (Hiroshi) , Gretchen Mol (Hiroshi'nin karısı)
Asia Argento, sinema yönetmeni olarak ilk filmini 2000’de Scarlet Diva'yı çekerek gerçekleştirdi. Yönetip başrolünü üstlendiği erotik filmin adı Kızıl Diva oldu... Gişede başarılı aksiyon filmi Hızlı ve Öfkeli'nin yönetmeni Rob Cohen, aksiyon sinemasının yeni yıldızlarından Vin Diesel'e ve sinema dünyasının büyük oyuncularından Samuel L. Jackson’a başrol verdiği 007 kategorisindeki filmde Argento, Yelena rolündeydi .
---Yeni Nesil Ajan - xXx----
Gösterim Tarihi : 13 Eylül 2002
Yönetmen : Rob Cohen Senaryo : Rich Wilkes
Görüntü Yönetmeni : Dean Semler Müzik : Randy Edelman Yapım : 2002, Çek Cumhuriyeti / ABD , 123 dk.
Oyuncular : Vin Diesel (Xander Cage) , Samuel L. Jackson (NSA Ajanı Gibbons) , Asia Argento (Yelena) , Marton Csokas (Yorgi) , Joe Bucaro III (Virg) , TeeJay Boyce (Janelle)
Asia Argento, 2003'te Marilyn Manson’ın şarkısı (s)AINT’in klibini çekti ve klip yönetmenliği konusunda da bir şeyler yapabilceğini gösterdi .
Yönetmenliğe iyiden iyiye ısınan Argento 2004'te The Heart Is Deceitful Above All Things filmini çekti. Aldatan Yürek ismiyle vizyon bulan film, Asia’nın “kitabı bitirir bitirmez filmini çekmeye karar verdiğini” söylediği, geç yaşında yazdığı ilk romanıyla üne kavuşan J.T.Leroy’un ve ikinci ses getiren romanından uyarlandı.Bir efsane olan Ornella Muti, Winona Ryder ve Marilyn Manson’ın da rol aldığı filmde her ne kadar yönetse de Asia, Sarah rolünü de oynadı .
---Aldatan Yürek - The Heart Is Deceitful Above All Things---
Gösterim Tarihi : 8 Nisan 2005
Yöne
tmen : Asia Argento Senaryo : Asia Argento , Alessandro Magania , J.T. Leroy (Kitap)
Görüntü Yönetmeni : Eric Alan Edwards Müzik : Marco Castoldi , Billy Corgan
Yapım : 2004, ABD / İngiltere / Fransa , 90 dk.
Oyuncular : Asia Argento (Sarah) , Jimmy Bennett (Jeremiah) , Ornella Muti (Büyükanne) , Peter Fonda (Büyükbaba) , Ben Foster (Fleshy Boy) , Kip Pardue (Luther) , Michael Pitt (Buddy) , Marilyn Manson (Jackson) , Winona Ryder (Psikolog)
“B Sınıfı” korku filmlerinin ustalarından Kült yönetmen George Romero, Yaşayan Ölülerin Gecesi ile başladığı zombi serisine uzun bir aradan sonra, dördüncü filmiyle devam etti ve “Land of the Dead” (Ölüler Ülkesi) filmini 2005’de çevirdi . Asia Argento’nun Slack rolünü oynadığı film harika makyajlarıyla öne çıktı.
Film ; topyekün bir felaket sonucu tüm medeniyet yok oluşu, ölüler ise sağ kalanlardan intikam almak için geri dönüşü,
Lider Paul Kaufman’ın zorbalıkla yönettiği Fiddler’s Green insanların Zombilere karşı mücadelesi, Dead Reckoning isimli yürüyen özel bir aracın yaratıcısı ve komutanı Riley Denbo ve en yakın arkadaşı Charlie Houk sokak kızı olan Slac’ın çevresinde dönen hikayeye sahipti .
---Ölüler Ülkesi - Land of the Dead----
Gösterim Tarihi : 5 Ağustos 2005
Yönetmen : George A. Romero Senaryo : George A. Romero
Görüntü Yönetmeni : Miroslaw Baszak Yapım : 2005, Kanada / Fransa / ABD , 93 dk.
Oyuncular :Asia Argento (Slack) , Dennis Hopper (Paul Kaufman) , Simon Baker (Riley Denbo) , Robert Joy (Charlie Hauk) , John Leguizamo (Cholo DeMora) , Phil Fondacaro (Chihuahua) , Pedro Miguel Arce (Pillsbury) , Krista Bridges (Teahouse) , Alan Van Sprang (Brubaker) , Jonathan Walker (Cliff Woods) , Christopher Russell (Barrett) , Sasha Roiz (Manolete)
2005’de Asia’yı bu defa Gus Van Sant’ın Last Days adlı müzikal dramında izledik
----Last Days----
Yönetme
n : Gus Van Sant Senaryo : Gus Van Sant
Görüntü Yönetmeni : Harris Savides Yapım : 2005, ABD , 97 dk.
Oyuncular : Michael Pitt (Blake) , Lukas Haas (Luke) , Asia Argento (Asia) , Scott Green (Scott) , Nicole Vicius (Nicole) , Ricky Jay (Detektif)
Kurt Cobain’in son saatlerinin anlatıldığı filmde
Michael Pitt, Lukas Haas, Scott Green gibi isimlerle birlikte oynayan güzel oyuncu Asia rolünü oynadı .
2006 yılında, aşkının takibindeki tutkulu bir kadının yol hikayesinin anlatıldığı Transylvania’da Asia Zingarina rolüyle karşımızdaydı .
----Transylvania---
Gösterim Tarihi : 20 Ekim 2006
Yönetmen : Tony Gatlif Senaryo : Tony Gatlif
Görüntü Yönetmeni : Céline Bozon Yapım : 2006, Fransa , 120 dk.
Oyuncular : Asia Argento (Zingarina) , Amira Casar (Marie) , Birol Ünel (Tchangalo) , Alexandra Beaujard (Lumitia) , Beata Playa (Beata)
2006 Cannes Film Festivali'nin kapanış filmi olarak da gösterilen ve beğeni toplayan film, bir önceki filmi Exiles ile Cannes'dan En İyi Yönetmen Ödülü almış olan Tony Gatlif imzası taşıyordu. Özgür, tutkulu, hareketli ve gizemli ruhları anlatmakta usta olan yönetmen, benzer bir karakter olan Çango rolünü, Duvara Karşı filmi ile beğeni toplayan Birol Ünel'e emanet etmişti. Vengo'da Kudsi Ergüner kısa bir süre ney çalıyordu, bu filmde de Birol Ünel'le çalışması ise Türk izleyiciler için gurur vericiydi...
Ford Francis Coppola’nın yönetmen kızı Sofia Coppola ile Dario Argento’nun kızı Asia Argento’yu bir araya getiren film ise Marie-Antoinette oldu . Sofia’nın, Fransa tarihinin en çarpıcı isimlerinden birini beyazperdeye taşımaya karar verdiğini filmde Spider-man filminden tanıdığımız Kirsten Dunts Marie-Antoinette’yi, Molly Shannon kraliçenin teyzesi Lady Anne Victorie’yi , Jason Schwartzman Kral XVI. Louis’i, Kral XV. Louis’in gözdesi olup ortalığı karıştıran Kontes Du Barry rolünü de Asia Argento üstlendi.
---Marie-Antoinette---
Gösterim Tarihi : 13 Ekim 2006 (ABD)
Yönetmen : Sofia Coppola Senaryo : Sofia Coppola , Antonia Fraser (Kitap)
Görüntü Yönetmeni : Lance Acord Müzik : Air Yapım : 2006, ABD
Oyuncular : Kirsten Dunst (Marie-Antoinette) , Jason Schwartzman (16. Louis) , Rip Torn (15. Louis) , Judy Davis (Noailles Kontesi) , Asia Argento (Madam Barry) , Marianne Faithfull (Maria Theresa) , Aurore Clément (Chartres Düşesi) , Guillaume Gallienne (Vergennes Dükü) , Clementine Poidatz (Provence Kontesi)
2007 yılında Asia, dünya sinemasının daima tartışmalı yönetmenlerinden Catherine Breillat’in, 19. yüzyılda yaşamış Fransız yazar Jules -Amédée Barbey d’Aurevilly’'nin bir romanından uyarlanmış Une Vieille Maitresse (Yaşlı Metres) yapıtında Vellini rolünü oynadı .Yönetmen Catherine Breillat, filmdeki yaşlı metres rolünü önce Madonna'ya götürmüştü fakat rol, çocuk kitapları yazan sanatçıya fazla ağır geleceği için reddedilmişti.Böylece rol Asia’ya kaldı.
---Orijinal Adı: Une vieille maîtresse---
Gösterim Tarihi : 30 Kasım 2007
Yönetmen : Catherine Breillat Senaryo : Catherine Breillat , Barbey d'Aurevilly (Kitap)
Görüntü Yönetmeni : Giorgos Arvanitis Yapım : 2007, Fransa , 104 dk.
Oyuncular : Asia Argento (Vellini) , Fu'ad Ait Aattou (Ryno de Marigny) , Roxane Mesquida (Hermangarde) , Claude Sarraute (La marquise de Flers)
Asia Argento, müzik grubu Bluvertigo'nun gitaristi ile evlendi ve ondan bir de çocuk sahibi oldu . Yakin bir tarihte ise bir yanına Pj Harvey'i bir yanına Brian Molko'yu alarak İtalyan Max'ine görüntü verdi . Argento hırçınlık, hınzırlık ve projelerine hız kesmeden devam etmekte…
Nastassja Kinski
Kötü adam rollerinin ünlü ismi Klaus Kinski’nin kızı olması sebebiyle , toplam cevirdigi film sayisi 53 olan Nastasja’dan önce toplam cevirdigi film sayisi 149 olan baba Kinski’ye değinelim .
18 Ekim 1926 doğumlu Klaus (gercek adi; Nikolaus Günther Nakszynski) bembeyaz cildi, kalın dudakları ve insanin kanını donduran bakışları ile hatırlayacağınız ünlü aktör pek çok kaliteli Avrupa yapımı filmde rol almıştır. Bunlardan ilk akla gelenler; A Time to Love and a Time to Die (1958), The Counterfeit Traitor (1962), Doctor Zhivago (1965), For a Few Dollars More (1966), Grand Slam (1968). Sanatçı asıl uluslararası ününü Alman yönetmen Werner Herzog ile yaptığı: Aguirre: The Wrath of God (1972), Woyzeck (1978), Nosferatu the Vampyre (1979), ve Fitzcarraldo (1982) gibi filmlere borçludur. Kızı Nastassja Nakszynski 2. evliliğinden olan kızıdır.
Klaus Kinski'nin kızı olmasının dışında, çok küçük yaşlarda sinema dünyasına giren ve ilk oyunculuk deneyimini 1973’te henüz 12 yaşındayken yaşayan Nastassja , ilk önemli rolünü ise 1975’te, Alman yapımı bir filmde oynadı . 68'lerin özgürlük, toplumsal eleştiri, yeni biri yaşam biçimi arama ruhunun sinemadaki temsilcisi Wim Wanders’in yönettiği “False Movement” filminde yaşlı bir adamın yanında yaşayan dilsiz bir hokkabazı canlandırırken, daha o yaşlarda oldukça beğenildi. O zamanlar “Nastassja Naksynski” diye anılıyordu.
Tanınmaya başladıktan sonra Alman televizyonunda çeşitli dizilerde rol alan Kinski, bir partide ünlü yönetmen Roman Polanski tarafından keşfedilerek mankenlik yapmaya başladı . Polanski, Kinski’yi Fransız Vogue dergisi için Seyşel Adası’nda yapılacak çekimlere götürüken, ikilinin aşkları başladı. Bu arada
Nastasya’nın şansı da açılmış, iki filmde oynamaya başlamıştı. Bunlar ünlü oyuncu Christopher Lee’nin de oynadığı “To the Devil a Daughter” (1976) ve Marcello Mastroianni , Francesco Rabal isimleriyle birlikte oynadığı “Stay As You Are” (1977) filmleriydi .
“Tess” ise onun hayatındaki önemli noktalardan biridir hiç şüphesiz. Senaryosunu “Gülün Adı” gibi tanınmış bir filmin yazarı Gerard Brach, “9.Kapı” filminin yazarı John Browjohn ve Roman Polanski'nin yazdığı, Thomas Hardey’in kitabından alıntı, Roman Polansky’in 1979 yılında çevirdiği Finlandiya-İngiltere yapımlı 190dk’lık unlu filmi “Tess” ile sinema çevrelerine bomba gibi düştü. 6 dalda Oscar’a aday gösterilen bu unutulmaz film, şu ana kadar Nastasja’nın oynadığı en başarılı olduğu rol olarak gösteriliyor. Kinski bu filmdeki rolü (Tess) ile 1981 yılında Altın Küre - En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü aldı. 18 yaşındayken oynadığı bir filmle 20 yaşında ödül kazanması, Nastasja’nın kusursuz oyunculuğunun bir göstergesi olsa gerek .
Atlamamamız gereken bir tarih var ki, Kinski, 1980'li yıllarda ünlü fotoğrafçı Richard Avedon'a verdiği pozla neredeyse özdeşleşti. Öyle ki Kinski'nin adı geçtiğinde akla ilk olarak yılanlı pozu geliyor.
Kendisini bir pantere çevrileceği ile ilgili eski bir lanetin korkusuyla yaşayan utangaç ve sıradışı bir genç kadına aşık olan adamın şok ve korku dolu hikayesini anlatan bir başyapıt olan “Cat People” (1982)’de Malcolm McDowell ile başrol oynayan Kinski , 1983 yılında Alman Film Ödülünü “Symphony of Love” filmiyle alırken, “Preston Sturges’in Unfaithfully Yours” (Karım Beni Aldatırsa) filminde Dudley Moore ile oynadı . Bu film, 4 Eylül’de 82 yaşındayken ölen, “Amerikan film eleştirisini şekillendiren kadın” olarak tanınan Pauline Kael’in en sevdiği eski filmlerden biri olduğunu söylemek, filmin ve Nastasja’nın kalitesini bir kez daha gözler önüne sermeye yeter .
Kinski, yönetmenliğini Wim Wenders in üstlendiği “Paris-Teksas” filminde Harry Dean Stanton ile 1984 yılında başrolü üstlendi .1985 yılında “Maria’s Lovers” filmindeki rolü ile Donatello Ödülüne hak kazandı.Rus yönetmen Andrei Konchalovsky'nin ABD'de çevirdiği ilk film olan bu yapım, Slav ruhunu yansıtan ve ağır hüzünle, coşkulu neşe arasında gidip gelen özel bir film. John Savage, Keith Carradine ile başrol üstlendiği film Küçük bir Amerikan kasabasında Slav kökenli bir cemaatinde genç Ivan’ın güzel Maria'ya aşık olunun hikayesi .
1990 yılında “L'Alba”, 1997’de yönetmenliğini Mike Figgis’ın üstlendiği “One Night Stand” ve İvan Reitman’ın yönettiği “Fatgher Days”(Sürpriz Babalar) filminde, 1998’de “Playing by Heart” ve yine 1998’de Yönetmeni Predrag Antonijevic olan Dennis Quaid, Pascal Rollin ile “Savior”(Savaş Günahları) filminde, 99 yılında ise “The Intruder” filminde rol aldı .
1999’da Daniel Auteuil ile başrolde oynadığı “The Lost Son” (En Büyük Günah) Londra’da bir akvaryum dolusu balığıyla ve kötü anılarıyla başbaşa yaşayan; bir zamanlar Paris narkotik ekibinin en değerli elemanıyken artık, kıskanç kocaların karılarını takip eden bir özel detektif haline gelen Xavier Lombard’ın öyküsünü anlatıyor film. Çaptan düşmüş detektifi Daniel Atueuil canlandırırken, Kinski de işler iyice çığırından çıktığında, onun hayatına giren Deborah’ı oynuyor. Chris Menges’in yönettiği filmin müzikleri ise Goran Bregoviç’e ait.
2000 yılında ise yönetmenliğini Eva Gardos başrollerinde Tony Goldwyn Scarlett Johansson oynadığı “American Rhapsody” filmini, Peter Coyote , Fairuza Balk gibi isimlerle “Red Letters” , Yönetmenliğini Michael Winterbottom’un üstlendiği,Milla Jovovich, Peter Mullan, Wes Bentley ile “İhtirasın Bedeli”(Claim, The) filminde başrol oynadı .
2001’de işe yönetmeni Gigi Gaston’un üstlendiği “Sınırı Aşınca” (Beyond The City Limits) filmde başrol’ü Jennifer Esposito, Alyson Hannigan ile paylaştı .
Sinemanın doğal güzelliğe sahip, üstelik hem kadınlar hem erkekler tarafından beğenilen ender oyuncularından biri Nastassja Kinski. Masum, romantik ve her zaman çekici olan görünüşü ile yıllardır edindiği ayrıcalıklı yeri korumasını bilen, hatta Loreal reklamında da oynayan güzel yıldız, son yıllarda yoğun olarak çalışmasına karşın adından fazla söz ettirmiyor.
Özel hayatına teğet geçecek olursak Kinski, 10 Eylül 1984’te İbrahim Musa’yle evlendi ve iki çocuğu oldu: Aljosha (1984) ve Sonja (1986 - Yeni dönemde kızı Sonja Musa Kinski de annesi gibi yılanlı bir poz vererek adından söz ettirmeyi başardı )
1992’de kocasından ayrılan Nastassja, çocukların bakımını da üzerine aldı. Sonraları ünlü Quincy Jones’la birliktelik yaşayan güzel aktris, bu ilişkiden de Kenya (1993) adında bir çocuk doğurdu. Nastassja Kinski, şu sıralar üç çocuğuyla birlikte yaşıyor.
.



18 Kasım 2008 Salı
Geleceğe Dönüş
Geleceğe Dönüş (Orjinal isim Back to the Future) olan ve hepsi içiçe çekilen bu film (I. bölümden hemen sonra II. ve III. aynı anda 1985’te çekilmiştir) sinema tarihinin en başarılı üçlemelerinden biridir.
14 Mayıs 1952 Şikago doğumlu Akademi Ödüllü yönetmen, yapımcı ve yazar Robert Zemeckis, 1979 yılında yönetmenliğini Steven Spielbeg'in yaptığı Dab Aykroyd,Ned Beatty,Lorianne Gray
de ise yönetmenlik yapmıştı . Şimdi ise yine yönetmenlik-yazarlık koltuğundaydı, yıl 1985 idi ve yine Bob Gale ile yazmaya başlamışlardı . Hedeflerinde herkesin düşünü kurduğu "zamanda yolculuk" fikri vardı .
Filmin başrol ismi Michael J. Fox’tu . Michael Andrew Fox adıyla 9 Haziran, 1961’de Kanada’da doğan film ve televizyon oyuncusu bu filmde zamanda tur adan McFly ailesinin haşarı delikanlısı Marty McFly’dır . Zaten Fox'un kariyeri boyunca en başarılı olduğu sinema rolü de bu olmuştur . Michael j.Fox, Family Ties(1982-1989) dizisinde kendisine üç Emmy ve bir Altın Küre getiren Alex P. Keaton rolü ve Spin City (1996-2000) dizisinde Mike Flaherty rollerindedir. Ayrıca Spin City ile bir Emmy ve 3 Altın Küre ödülü kazanmıştır. En iyi arkadaşlarından bazıları onu utangaç sessiz birisi olarak nitelermiş...
Serinin diğer başrolü Ein
stain’ı andıran sempatik ve çılgın Doktor Emmett L.Brown’u canlandıran Christopher Lloyd . Asıl adı Christopher Allen Lloyd olan aktör, 22 Ekim 1938 doğumludur . Üç kez Emmy Ödüllü Amerikalı bir karakter oyuncusudur .Lloyd Stamford,Connecticut, Amerika Birleşik Devletlerinde Ruth Lapham (San Francisco Belediye Başkanının Kızkardeşi) ve Samuel R. Lloyd'un çocukları olarak dünyaya gelmiştir. Kendisi çok ender olarak televizyonlara çıkar ya da röportaj verir.En son röportajını Channel 4'ün "En İyi 100 Aile Filmi" için 2005'te vermiştir.
filmin dikkati çeken bir diğer oyuncusu ise Dave McFly rolünü oynayan Marc McClure omuştur ki kendisi bu filmden önce 80 yapımlı Süpermen 2 , 83 yapımlı süpermen 3 ve 84 yapımlı Süpergirl filimlerinde jimmy olsen rolyle izleyici karşısındaydı...
Back To The Future filminde diğer rolleri
Crispin Glover - George McFly
Lea Thompson - Lorraine Baines
Thomas F. Wilson - Biff Tannen
James Tolkan - Mr. Strickland
Claudia Wells - Jennifer Parker
Wendie Jo Sperber - Linda McFly
George DiCenzo - Sam Baines
Lloyd L. - Tolbert Starlighter
Ve yeni dönemde Kurtlar Vadisi filminden hatırlayacağımız Billy Zane – Match rolüyle üstlenir ki bu oyuncular başka filmlerde rol kapacak olmalarına rağmen kariyerlerinin en büyük başarılarını bu filmde kazanacaklardır .
Geleceğe Dönüş 19,000,000 $ bütçe ile çekilirken ABD'de 210,609,762 $, uluslararası olarak 170,500,000 $ hasılat ile toplam kazancı 381,109,762 $'a ulaşmıştır.
Film ABD'de gösterime girdiği hafta 11,152,500 $ gelir elde etmiştir
Filmin yapımcısı Bob Gale, Neil Canton, Kathleen Kennedy, Frank Marshall , senaryo yazarı Robert Zemeckis, Bob Gale iken film müzikleri Alan Silvestri’ye aittir . Dağıtım şirketi Universal Pictures'tır.
DeLorean Hakkında Bilgi (Back'Back To The Future hayraları için)
Back To The Future' serisinin kahramanlarından birisi de kuşkusuz zamanda yolculuk eden 'DeLorean DMC-12'ydi...
DeLorean Detroit’de küçük bir ofis kurduktan sonra eski bir GM mühendisi olan Bill Collins ile birlikte çalışmaya başladı. Collins aracın tasarımına 1974 yılında start verdGeneral Motors şirketinin yöneticilerinden John Zachary DeLorean 1973 yılında şirkete yeni bir spor otomobilin yapımı için teklif götürdü. Otomobil firması bu teklifi hayata geçirmeyi reddedince DeLorean şirketindeki görevinden istifa ederek hayalini kurduğu otomobili kendi imkanlarıyla yaratmaya karar verdi. 1981 yılında otomobil severlerle buluşan araç, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de büyük bir hayran kitlesine sahip olan ‘Geleceğe Dönüş’ filminin kahramanı DMC-12’den başkası değildi. DeLorean o yıllarda başka hiçbir otomobilde olmayan güvenlik sistemleriyle donatılan aracını
yeni materyaller ve üretim teknikleriyle sunmak için sabırsızlanıyordu. Aracın martı kanadı kapıları da kapsayan tasarım özellikleri dünyanın en önemli tasarımcılarından biri olan İtalyan Giorgetto Giugiaro tarafından belirlendi. Bu sırada Collins de aracın yapısal tasarımı üzerinde çalışıyordu. Fakat DeLorean aracın birkaç prototipini hayata geçirdikten sonra Collins’le çalışmayı bırakarak aracın tasarımını satın almaları için Porsche ile görüşmeye başladı. Porsche çalışmalar için dört yıl gerektiğini söyleyince DeLorean Lotus’la görüşmeye başladı. O dönemde zor durumda olan Lotus’un çalışanlarından Colin Chapman
işi almayı kabul etti.
Lotus projeyi ele aldığında araç Bill Collins’in orijinal tasarımında olmayan birçok özellikle donatıldı. Collins’in fikri aracı olabildiğince sade bir halde piyasaya çıkarmaktı. Yeni tasarımcıların eline geçtiğinde paslanmaz çelik kasası, martı kanadı biçimindeki kapıları ile arkadaki motoru haricinde aracın birçok özelliği değiştirildi. Şirketin hedefi ABD piyasasıydı. Yöneticiler ayrıca aracın Amerika’da üretilmesini istiyordu. Fakat yeni otomobilin yabancı bir ülkede üretilmesi maddi açıdan zor bir işti. İngiliz hükümeti araya girerek DeLorean’ı Kuzey İrlanda’da bulunan Dunmurry’e yönlendirmeden önce şirket üretim sahası olarak Porto Riko’yu seçmişti.
Otomobilin kalbindeki 140 HP gücündeki motor, ABD için hazırlanan Volvo modellerinde kullanılan, Renault imzalı bir 2.8 litrelik V6’ydı. Aracın 12 bin dolara mal olmasını hedefleyen tasarımcılar bu hedef çerçevesinde otomobile DMC-12 ismini verdi. Uzun bir gelişim aşamasından sonra otomobil severlerle buluşmaya hazır olan otomobil 28 bin dolara satışa çıktı. Yükseltilen ağırlık ve düşük motor gücü
DMC-12’nin safkan bir spor otomobil olmasını engelliyordu.
İlk satışların iyi gitmesi üzerine 1981 yılının ortalarında üretimin haftada 400 araca çıkarılması uygun görüldü. Fakat ilerleyen günlerde rüzgar tersine esmeye başladı. Yetersiz satışlar yüzünden bu üretim fazlalığı şirket için bir problem oluşturuyordu. Bu süreçte şirketini kurtarmaya çalışan DeLorean yasadışı işlere karıştı. Uyuşturucu satıcılığı yüzünden tutuklanan DeLorean hapse atıldı. Mahkemesi uzun süre devam eden DeLorean bir süre sonra serbest bırakıldı.
DeLorean İngiliz Hükümetinin yardımıyla Kuzey İrlanda’da bir fabrika açtı. 1982 yılında bu fabrikada DMC 12’nin üretimine başlandı. Aracın piyasada elde ettiği başarıya rağmen DeLorean elinde olan tüm parayı kaybetti ve 1983 yılında kokain satıcılığı yaptığı gerekçesiyle tutuklandı. 1984 yılında hapisten çıktığında DeLorean Motor Car Co. şirketinin iflas ettiği açıklandı. O dönemde Kuzey İrlanda’daki fabrikada 8500’den fazla araç üretilmişti. Otomobil, 1985 yılında popüler bir Hollywood yapımı olan ‘Geleceğe Dönüş’ filminde boy gösterdikten sonra dünya çapında bir şöhrete adım attı. Filmin diğer iki bölümünde de DMC 12 gelecekten geçmişe giden bir zaman makinesi olarak karşımıza çıktı. Günümüzde DMC 12 klasik olarak nitelendirilen bir otomobil. 90’ların sonunda DeLorean yeni bir spor otomobil yaratmak için planlar yaptıysa da maddi kaynak sıkıntısı çektiği için düşlerini gerçekleştiremedi. John DeLorean geçtiğimiz 2004 yılı mart ayında hayata gözlerini yumdu. Böylece DeLorean markası otomotiv tarihinin tozlu yaprakları arasındaki yerini almış oldu
Teknik Özellikler
Motor hacmi: 2849 cc
Maks. Güç: 140 HP – 5500 d/d
Maks. Tork: 208 Nm – 2750 d/d
Ağırlık:
Uzunluk:
Genişlik:
Yükseklik:
0-100 km/s: 10.5 sn
Son hız: 180 km/s
filmlerden seçme sözler 1
* istersen gidebilirsin ama seni benden kurtarmaz (beethoven’ı anlamak –Beethoven)
